KUR'AN BİZDEN NE İSTİYOR?

 

KUR'AN BİZDEN NE İSTİYOR?

1. Allah’a şirk koşma. Yalnız Allah’a kul ol, yalnız Allah’a güven, O'na tevekkül et.

“O, yeri sizin için döşek, göğü de bina yapan, gökten su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarandır. Öyleyse bile bile Allah'a denkler tutmayın.” (Bakara/22)[1]

2. Aklını kullan, düşün. 

“Yemin olsun, size içinde zikriniz (:hatırlatma) bulunan bir kitap indirdik. Aklınızı kullanmıyor musunuz?” (Enbiya/10)[2]

3. Allah'tan başka şefeatçı/aracı edinme, Allah’tan başkasına dua etme.

Yoksa Allah'ın peşi sıra şefaatçiler mi edindiler? De ki: "Ya onlar, hiçbir şeye sahip değillerse ve akıllarını kullanamıyorlarsa? "De ki: "Şefaat tümüyle Allah’a aittir. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra da O’na döndürüleceksiniz." (Zümer/43-44)[3]

 

4. Peygamberleri putlaştırma. Peygamberler arasında ayrım yapma.

De ki: "Ben ancak sizin gibi bir beşerim. Bana yalnızca, sizin ilanızın bir ilah olduğu vahyolunur. Öyleyse O’na yönelin ve O’ndan bağışlanma dileyin. Müşriklerin vay hâline!” (Fussilet/6)[4]

5. Hakkı batıl ile karıştırma, hakkı gizleme.

Hakkı bâtıl ile örterek bile bile hakkı gizlemeyin. (Bakara/42)[5]

6. Kan dökme, kimseyi yurdundan çıkarma.

Hani sizden: "Birbirinizin kanını dökmeyin, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayın." diye kesin söz almıştık. Sizler bunu kabul etmiştiniz. Ve hâlâ buna şahitlik ediyorsunuz. (Bakara/84)[6]

7. Zulmedenler dışında kimseye düşmanlık etme.

Fitne kalmayıncaya ve din Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer son verirlerse artık düşmanlık yalnızca zalimleredir. (Bakara/193)

8. Yeminlerine, sözlerine sadık kal. Yeminlerini kandırma aracı yapma.

Ahitleştiğiniz zaman, Allah'ın ahdini yerine getirin. Pekiştirdikten sonra yeminlerinizi bozmayın çünkü Allah'ı üzerinize kefil kılmışsınızdır. Allah yaptıklarınızı bilir. İpliğini sağlamca eğirdikten sonra çözen kadın gibi olmayın. Bir topluluğun diğer bir topluluktan güçlü olmasından yararlanarak yeminlerinizi aranızda aldatma aracı olarak kullanmayın. Allah sizi bununla imtihan eder. Ayrılığa düştüğünüz konuları kıyamet günü size açıklar. (Nahl/91-92)[7]

9. Dinde zorlama ve baskı yapma.

Dinde zorlama yoktur. Rüşd (: doğruluk) eğrilikten ayrılmıştır. Artık kim tağutu inkâr edip Allah'a inanırsa, o kopmayan sapasağlam bir kulpa yapışmış olur. Allah işitendir, bilendir. (Bakara/256)[8]

10. Dinde aşırılığa kaçma.

Nitekim insanlara şahit olmanız, resulün de size şahit olması için sizi dengeli bir ümmet kıldık. Senin üzerinde bulunduğun yönü (: Kâbe'yi) kıble yapmamız, resule uyanlar ile gerisin geri dönenleri ayırt etmek içindir. Doğrusu; (bu karar,) Allah'ın hidayete ulaştırdıkları dışındakilere ağır gelecektir. Allah, imanınızı zayi edecek değildir. Allah insanlara karşı şefkatlidir, merhametlidir. (Bakara/143)[9]

11. Hakkında bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme.

Hakkında bilgin olmayan şeyin peşine düşme! Çünkü işitme, görme ve gönül; bunların hepsi ondan sorumludur. (İsra/36)

12. Kur’an’ı ağır ağır düşünerek oku. Onunla diri olanları uyar.

Diri olanları uyarmak ve kâfirler hakkındaki söz gerçekleşsin diye (indirilmiştir). (Yasin/70)[10]

13. Allah’ın öğrettiği dine razı ol. Allaha din öğretmeye kalkma.

De ki: "Siz Allah'a dininizi mi öğretiyorsunuz? Oysa Allah, göklerde ve yerde olanları bilir. Allah her şeyi bilendir." (Hucurat/16)

14. Atalarına körü körüne uyma. Kur'an'a göre hareket et.

Ne zaman onlara: "Allah'ın indirdiklerine uyun." denilse, onlar: "Hayır! Biz atalarımızdan gördüğümüz şeye uyarız." derler. Ya ataları akıllarını kullanmamış ve doğru yolu bulamamışlarsa?  (Bakara/170)[11]

15. Malları aranızda haksız yere yeme.

Ey iman edenler! Birbirinizin mallarını bâtıl yollarla yemeyin. Ancak karşılıklı rızaya dayanan ticaret bunun dışındadır. Nefislerinizi öldürmeyin (: kendinize yazık etmeyin). Allah size karşı merhametlidir. (Nisa/29)[12]

16. Kötülük yaptığında hemen bağışlanma dile.

Ve onlar bir aşırılık yaptıkları ya da nefislerine zulmettikleri zaman, Allah'ı hatırlayıp hemen suçları için bağışlanma dilerler. Allah'tan başka suçları bağışlayan kimdir? Bir de onlar yaptıklarında bile bile ısrar etmezler. (3/135)

17. Yalan yere şahitlik etme. Boş davranışlardan, manasız işlerden yüz çevir.

Onlar, asılsız söze şahitlik etmezler. Boş ve yararsız şeylerle karşılaştıklarında vakarla geçip giderler. (25/72)[13]

18. Büyük günahlardan ve hayâsızlıktan kaçın. Öfkelendiğinde dahi bağışla.

Onlar, büyük günahlardan ve ahlaksızlıklardan kaçınırlar; öfkelendikleri zaman da bağışlarlar. (42/37)

19. Büyüklük taslama, böbürlenerek yürüme, halkı küçük görme, övünüp durma. 17/37)

Gurura kapılarak insanlara burun kıvırma, ortalıkta çalım satarak yürüme. Çünkü Allah, kendini beğenip övünenleri sevmez. (31/18)[14]

20. Rüşvet alma verme.

Bir de birbirinizin mallarını haksız yollarla yemeyin. Bile bile günaha girerek, insanların mallarının bir bölümünü yemek için onları yetkililere aktarmayın. (2/188)

 


[1] 13/36; 14/12; 6/151; 25/68; 31/13

[2] 21/67; 10/100; 6/32; 7/169; 11/51; 28/60

[3] 7/194;72/18,20)

[4] 6/50; 22/49; 2/285; 2/136

[5] 2/140; 2/159; 3/71; 3/187

[6] 22/35

[7] 6/152; 23/8

[8] 18/29

[9] 4/171

[10] 73/4

[11] 14/10; 11/62,109

[12] 2/188

[13] 70/33; 23/3; 28/55

[14] 17/37-38; 28/76,83

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MEKKİ SURELERDE SALÂT KAVRAMININ SEMANTİĞİ

SALAT’IN NAMAZ ANLAMI ÜZERİNE

EZBERE TESLİM OLMAK