İNSANLARIN ARASINI DÜZELTMEK
İnsanların
Arasını Düzeltmek
Müslümanlar
arasında kardeşlik ve saygı temeline dayalı bir toplumun kurulması için,
aralarında herhangi bir küslüğün, dargınlığın olmaması gerekir. Müslümanlar, bu
toplumu birlikte kuracaklardır. Bazılarının bu göreve katılamıyor olması, o
toplumda aksaklıkların meydana gelmesine sebep olacaktır.
İnsanların
arasının düzeltilmesiyle ilgili birçok ayeti kerime vardır. Bunlardan birinde
Allah, şöyle buyurmaktadır: “Bir sadaka vermeyi yahut iyilik yapmayı veyahut
da insanlar arasını düzeltmeyi emreden (ler)inki hariç, onların aralarındaki
gizli gizli konuşmalarının çoğunda hiçbir hayır yoktur.” (Nisa/114)
Allah’ın mübah kıldığı, emrettiği ortak bir noktaya varmaları için anlaşmazlık
halindeki insanların arasını düzeltmek gerekir.
Başka
bir ayette, mal bölüşümü sırasında ortaya çıkabilecek tartışmaların, tatlıya
bağlanması istenmektedir: “Sana ganimetlerin bölüştürülmesini soruyorlar. De
ki, ganimetlerin taksimi Allah'a ve Resulüne aittir. Onun için siz gerçekten
mümin kimseler iseniz Allah'tan korkun da birbirinizle aranızı düzeltin.
Allah'a ve Resulü'ne itaat edin.”(Enfal/1) Yani birbirinize kötü söz
söylemeyin.
Allah
yine Kur’an’da vasiyet esnasında ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkların çözüme
kavuşturulmasını istemektedir: “Her kim de vasiyet edenin, bir hata
işlemesinden veya bir günaha girmesinden endişe eder de tarafların arasını
düzeltirse, ona bir vebal yoktur. Şüphesiz ki, Allah çok bağışlayıcıdır, çok
merhamet edicidir.” (Bakara/182) Burada vasiyet edenle, vasiyet edilen
arasında gerçekleşmesi gereken adalet ve birine diğerinden fazla verilmemesi
konusunda bir anlaşma sağlanması söz konusudur. Çünkü miras konusu çok önemli
bir konudur. Miras yüzünden birçok kırgınlıklar, anlaşmazlıklar ve kavgalar
meydana gelmektedir. Bu tür olayların akrabalar arasında olması da daha vahim
sonuçlar ortaya çıkarmaktadır.
Bundan
dolayı Kur’an, miras üzerinde özellikle durmuştur. İnsanların arasını
düzeltmek, sağlıklı bir toplum kurmanın en önemli aşamalarından biridir.
Birbirinden manen uzak insanların bulunduğu toplumda huzur ortamını tesis etmek
oldukça zordur.
Toplumu
oluşturan fertler, kendileriyle barışık olurlarsa, diğer insanlarla daha kolay
barışı temin edebilirler. Bunun içinde öncelikle, toplumdaki fertlerin, kendi
içlerinde sağlam ve bütüncül bir kişiliğe sahip olmaları gerekir. Kendi
içerisinde bütünlüğü sağlayamayan bir kişiden, toplumsal bütünlüğü sağlaması
beklenemez.
Yorumlar
Yorum Gönder