ZİHİNSEL KÖRLÜK
ZİHİNSEL KÖRLÜK
Kur’an açısından
zihinsel körlük, zihnin ve aklın hakikati görememesi, yani gerçekleri
anlamama ve kavramama halidir. Bu kavram Kur’an’da genellikle “basar” ile “basiret” (içgörü, anlayış)
arasındaki fark üzerinden açıklanır. Zihinsel körlük, çoğu zaman inkar,
kibir, gaflet ve kalp (zihin) mühürlenmesi gibi manevi sebeplerle ilişkilendirilir.
Zihinsel körlük, insana verilmiş olan akıl, zihin ve duyuların doğru
kullanılmaması sonucudur.
Kur’an’da Zihinsel
Körlüğe Dair Ayetler
Yeryüzünde gezip
dolaşmadılar mı ki akledecek zihinleri, işitecek kulakları olsun? Doğrusu,
bakışlar kör olmaz ancak kafaların için-deki zihinler körelir. “Doğrusu,
bakışlar kör olmaz, ancak kafaların içindeki zihinler körelir.” Hac/46
Muhakkak ki cinlerden
ve insanlardan yayıp çoğalttıklarımızın çoğu cehennemliktir. Çünkü onların
zihinleri vardır, onunla kavramazlar; gözleri vardır, onunla görmezler;
kulakları vardır, onunla işitmezler. Bunlar hayvanlar gibidir hatta daha da şaşkındırlar.
İşte bunlar gafillerdir. A’raf /179
Kim
dünyada kör ise o kimse ahirette de kördür, yolca da daha sapkındır. (İsra/72)
İlâhî
yasaklara uymamanın zararı sadece ahiret ile sınırlı değildir. Hakikate kör
olmayı tercih edenler aslında dünyada iken artan bir sapma ile
cezalandırılmaktadır. Bu sapmada sadece kişinin kendi ile ilgili bir belâ
değil, salgın bir hastalık gibi başkalarına da bulaşan bir virüstür.
Taha/124:
“Kim de benim zikrime sırt çevirirse artık onun için sıkıntılı bir hayat
vardır. Kıyamet günü de onu kör olarak toplanma yerine getiririz.”
Bu
ayet Kur’an kıssalarına yaklaşmada bize bir üslûp öğretmektedir. O da,
Kur’an’ın öğütlerini; kötü yaşamın, dar ve sıkıntılı sosyal düzenin panzehri
olarak ele almaktır. ‘Maîşeten denkâ’ ibareside, lâfzen “dar bir
geçim” anlamına gelmektedir. Bununla kastedilenin ise, kötü yaşantı ve
illegal yollarla elde dilen haram kazançtır. Burada geçen sıkıntılı yaşam
ifadesi, yanlış yorumlarla açıklanmaya çalışılmış ve kimileri bu sıkıntının
kabirde yaşanacağını ileri sürerken, kimileri de ahirette çekileceğini iddia
etmişlerdir. Ancak bu görüşlerin ikisi de doğru değildir. Çünkü Kur’an’a göre
kabir hayatı diye bir hayat söz konusu olmadığı gibi, ahirette yaşanacak
sıkıntılar da zaten ayetin devamında ayrıca yer almaktadır. Bu sebeple bu
pasajda konu edilen sıkıntılar dünya hayatındaki sıkıntılar olup Rabbimiz bu
sıkıntıları birçok ayette açıklamıştır.
Taha/125:
O da: “Rabbim, beni neden kör olarak toplanma yerine getirdin, oysa ben
görüyordum?” der. Taha/126: (Allah da): “İşte böyle, sana ayetlerimiz geldi
fakat sen onları unuttun, bugün de işte böyle unutulursun.” der.
Kur’an’da
geçtiği şekilde nisyan, sıradan unutma değil; daha çok, ihmal ve
umursamazlığın sonucu olan yarı kasıtlı bir unutmadır. Bu sebeple Kur’an,
Allah’ı unutan insanın da Allah tarafından gözden çıkarılacağını açıklar.
Kur’an’daki bütün nisyan kelimeleri için daima “umursamamak,
ağza almamak, önemsememek” anlamı itibara alınmalıdır. (Lisânü’l–Arab)
Çünkü nisyan kelimesi Allah’a da izafe edilmiştir, Allah ise asla unutmaz.
(“Benim Rabbim yanılmaz ve unutmaz.” Taha/52. Ayrıca bkz. Furkân/18, A’râf/51,
Secde/14). Nisyanın karşıtı ve nisyandan kurtulmanın yolu zikirdir ki, o da
hatırda tutmak için anmak, gündeme getirmektir. Kur’an’ın öğretisini unutmamak,
unutulmamanın ve insanlık tarihine kalıcı, hayırlı ve güzel eserler bırakmanın
da bir yoludur.
Ra’d/19:
Peki sana Rabbinden indirilenin hak olduğunu bilen kişi, kör olan gibi midir?
Ancak derin kavrayış sahipleri öğüt alıp düşünebilirler.
Zihinsel Körlüğün Sebepleri
Kibir: Hakikati
kabul etmeme hâli. Gaflet: Dünya meşgalesi içinde hakikatten uzaklaşmak.
Nefsani arzular: Gerçeği çarpıtmak ve saptırmak. Kalbin (zihin)
mühürlenmesi: Sürekli inkâr sonucu kalbin artık hakikati alamaz hale
gelmesi (Bakara 7).
Zihinsel
Körlüğün Tedavisi
Kur’an’a göre zihinsel
körlükten kurtulmanın yolları: Tefekkür (derin düşünme), Kur’an’ı
anlamaya çalışmak, samimi niyetle hakikati aramak, dua ve öz
temizliği, nefsi tezkiye (arınma).
Yorumlar
Yorum Gönder