HADİD SURESİ 1-3. AYETLERİN YORUMU
HADİD SURESİ 1-3. AYETLERİN YORUMU
1.Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah’ı tesbih etmektedir. O,
Azîz ve Hakîm’dir. 2.Göklerin ve yerin
hükümranlığı Allah’ındır. Hayat verir ve öldürür. O, her şeye güç yetirendir.
3. O Evvel’dir, Âhir’dir, Zâhir’dir, Bâtın’dır. O, her şeyi bilendir. (Hadîd 57/1-3)
Hadid Suresi 1-3. ayetler, Allah’ın mutlak kudretini, ezeli-ebedi
varlığını ve bütün kâinat üzerindeki hakimiyetini anlatan derin anlamlar taşır.
Bu ayetler surenin fragmanı gibidir.
1. Ayet: “Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah’ı tesbih etmektedir.
O, Azîz ve Hakîm’dir. ”
Tesbih
Kavramı: “Tesbih”
kelime olarak “suda veya havada yüzmek, hızlı gitmek, âlemlerin Rabbi Allah’ı
bütün noksan sıfatlardan tenzih etmek ve görev” anlamlarına gelmektedir.
“Her biri
kendi yörüngesinde yüzmektedir.” manasında kullanılan ayetler: (21/33; 36/40;
79/3)
“Uğraş,
görev” anlamında kullanıldığı ayet: (73/7)
“Yaratılış
amacına uygun hareket etmek, görevlerini yerine getirmek” anlamında
kullanıldığı ayetler: (17/44; 13/13; 24/41; 39/75; 21/19-20; 57/1)
İnsanın
tesbihi ise her zaman ve her koşulda Allah’ın emirlerine göre hayatını
programlaması ve Kebîr olan Allah’ı bütün noksan sıfatlardan tenzih ederek
yaşamını sürdürmesidir. İlgili ayetler: (36/38; 87/1; 32/15; 12/108; 3/191;
6/100; 9/31; 37/143,166; 50/40)
Tesbih
kavramını, salât kavramının yerine kullanmak doğru değildir. Çünkü her kavramı
kendi bulunduğu yerde ve Alîm olan Allah’ın yüklediği anlamda anlamak gerekir.
Burada tesbih, Allah’ı her türlü eksiklik ve noksanlıktan
tenzih etmek demektir. “Göklerde ve yerde olanlar” ifadesi, yalnız insanları
değil; melekleri, cinleri, hayvanları, cansız varlıkları ve hatta atomdan
galaksilere kadar tüm varlıkları içine alır. Yani bütün kâinat, varoluşuyla
Allah’ın yüceliğini haykırır. “Azîz” ismi, Allah’ın mutlak kudret sahibi
olduğunu, hiçbir şeyin O’na galip gelemeyeceğini ifade eder. “Hakîm”
ismi, Allah’ın her işini tam bir hikmetle yaptığını, rastgele ve amaçsız hiçbir
iş bulunmadığını gösterir.
2. Ayet: “Göklerin ve yerin hükümranlığı Allah’ındır.”
Burada Allah’ın mülkiyet ve hakimiyetinin mutlaklığı vurgulanır.
İnsanların ya da devletlerin mülkü izafîdir; gerçek mülk Allah’ındır.
“Hayat verir ve öldürür.” ifadesi, hayat ve ölümün de O’nun
elinde olduğunu bildirir. Bu, insanın en temel aczini hatırlatır: insan yaşam
ve ölüm üzerinde hiçbir yetkiye sahip değildir.
“O, her şeye gücü yetirendir.” Hayatın düzeninden ölümün
hakikatine, evrenin yaratılışından yeniden dirilişe kadar bütün süreçleri idare
eden kudretin Allah’a ait olduğunu ifade eder.
3. Ayet: “O, Evveldir, Ahirdir, Zahirdir, Bâtındır…” Bu ayet,
Allah’ın zaman ve mekan üstü mutlak varlığını dört isimle/sıfatla özetler:
Evvel: Başlangıcı olmayan, varlığı ezelî olan. Yaratılmışların hepsi
bir başlangıçla vardır; yalnız Allah’ın öncesi yoktur. Âhir: Sonu
olmayan, ebedî var olan. Kâinat yok olsa da Allah bâkîdir. Zâhir:
Varlığının delilleri apaçık olan. Gözümüzün gördüğü her şey O’nun kudretine
işaret eder. Bâtın: Zâtı gözlerden gizli olan, mahiyeti idrak
edilemeyen. İnsan aklı O’nun hakikatini kuşatamaz. Bu dört isim, Allah’ın hem
aşkın hem de içkin olduğunu bildirir. O, her şeyin önünde, sonunda, dışında ve
içinde olan mutlak varlıktır.
“O, her şeyi bilendir.” cümlesi ise bütün bu sıfatları
bilgiyle tamamlar. Allah, hem görünen âlemi hem gizli olanları, hem geçmişi hem
geleceği kuşatan bir ilim sahibidir.
Sonuç: Hadid suresi’nin bu üç ayeti, insana şu mesajı verir: Evrenin
tamamı Allah’ı tesbih eder; insan da bu tesbihe bilinçli olarak katılmalıdır. Hayat
ve ölüm, mülk ve hâkimiyet yalnız Allah’a aittir; dolayısıyla insan sahiplik davasından
vazgeçmeli, emanet bilinciyle yaşamalıdır. Allah’ın Evvel, Âhir, Zâhir ve Bâtın
oluşu, O’nun her yönden kuşatıcılığını gösterir; kulun görevi, bu şuurla
teslimiyet ve kulluğunu derinleştirmektir.
Yorumlar
Yorum Gönder